Hayallerinizin erkeği/kadını ile tanıştınız. Sizinle ilgilendi ve birbirinizin telefonunu kaydettiniz. Birkaç kez görüştünüz veya görüşmek için sözleştiniz ve ondan telefon bekliyorsunuz. Sizi aramadı ve şimdi telefonunuzu elinize aldınız tereddüt içinde kendi kendinizle hesaplaşmaya başlıyorsunuz. ‘Onu aramalı mıyım aramamalı mıyım?’
Bir tarafınız aramanız için bahaneler sıralamaya başlıyor:
- Ben aramazsam bir daha görüşme şansımız hiç olmayabilir, kaybedeceğim bir şey yok
- Belki telefon numaramı kaybetmiştir
- Arar ve güzel bir sohbete başlarsak belki beni istemesini sağlayabilirim
- Dikkatini çekebilmek için aramam gerekiyor
- Aramazsam beni sonsuza kadar aklına getirmeyebilir
- Belki o da aramak istiyordur ama cesaret edemiyordur
Diğer tarafınız ise onu aramamanız için gerekli bahaneleri fısıldar kulağınıza:
- Benimle ilgilenseydi arardı, kendimi rezil etmemeliyim
- Onun peşinden koşuyor gibi görünmemeliyim
- O beni aramıyorsa ben onu hiç aramamalıyım
- İlk arayan ben olursam, beni ciddiye almaz
- Kolay lokma olmak veya öyle algılanmak istemiyorum
- Şimdi havaya girip kendini bir şey zannedecek
Birisinden gerçekten hoşlandığımızda genellikle ikinci sesimizi sustururuz ve elimiz telefona gider. Aslında beğendiğimiz kişiyi arama konusunda kesin bir doğru yoktur. Asla aranmamalı veya mutlaka aranmalı gibi bir reçetesi yok. Burada önemli olan tek bir şey var, o da sesin iki tane olması.
Eğer birisi hakkında böylesi bir ikilime düşüyor ve karar vermekte zorlanıyorsanız, muhtemelen aramamanız daha hayırlı olacaktır. İşin özü düşüncelerinizin çatallanmaya başlaması ve tereddüt yaşıyor olmanızdadır. Karşı taraftan aldığınız sinyaller yeterince güçlü olsaydı aramakta tereddüt etmezdiniz. Ret edilme korkusu ile muhtemel bir mutluluk fırsatı arasında bocalıyor gibi görünseniz de, aslında siz bu işte çoktan çuvalladınız demektir. Karşı tarafa hak ettiğinden daha fazla değer biçtiniz ve uzun soluklu hayaller kurmaya başladınız bile. Hayal kırıklığına uğramanız an meselesi. Her ne kadar kendinizi olası kötü bir konuşmaya hazırlamış olsanız da incinmeye müsait bir hale gelmiş olabilirsiniz. Kendinize iyi davranmalısınız ve içinizdeki çocuğu incitmemelisiniz. Yoğun tereddüt yaşadığınız her anda bilin ki, geri adım atmak ve o kişiyi tamamen aklınızdan çıkarmak sizin için daha hayırlı olacaktır. Ondan gelecek bir adım olasılığı, sizin ona atacağınız adımın karşılık bulma olasılığı ile eşittir. Yani aramasanız da kaybedecek bir şeyiniz yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder